Bonmarşeler: Osmanlı AVM’leri
Bonmarşeler: Osmanlı AVM’leri
AVM’lerin hızla çoğalıp alışveriş dünyasında dengeleri değiştirmesi günümüz Türkiyesi’nde önemli bir sosyal olgudur. Birçok farklı ürün tipini bir arada görme imkânı veren, yazın sıcaktan, kışın soğuk ve yağıştan korunarak alışveriş olanağı sağlayan AVM’lerin bu işlevlerini gören mağaza tipleri ise yeni değildir. Osmanlı ülkesinde de birçok ürünün bir arada satıldığı çok katlı mağazalar bulunurdu ve bunlara “bonmarşe” denilirdi.
“Bonmarşe” sözcüğü Fransızca kökenlidir. Bu dilde “bon marché”, “ucuz” demektir. Ancak Osmanlı AVM’lerine “bonmarşe” denmesinin nedeni bu mağazaların ucuz olması değildir. Bu tabirin mağazacılığa yansıması, dünyanın ilk modern çok katlı mağazalarından birinin 1838’de Paris’te hizmete giren Au Bon Marché sayesinde olmuştur. Bu bakımdan, Osmanlı mağazacılığından söz etmeden önce, çok katlı alışveriş merkezlerinin küresel öyküsüne değinmekte yarar olacaktır.
Sanayi Devrimi sonrasında ortaya çıkabilen yığın üretim yeteneği sayesinde pazara sunulan ürün sayısında büyük bir artış olmuştur. Başka bir deyişle, sanayi devrimi öncesinde çok katlı mağazaları dolduracak kadar ürünü bir araya toplamak çok da mümkün değildir. Sanayi Devrimi’yle mümkün olan ürün bolluğu, bu ürünlerin satıldığı devasa mağazaların da ortaya çıkmasında bir etken olmuştur.
Dev boyutlu mağazaların ilk örneklerinden biri 1796’da Londra’da açılan Harding, Howell&Co’dur. Bu mağazada kürkler, şapkalar, tuhafiye ürünleri, saatler ve mücevherler satılırdı. Bu ilk örneklerin başarısı ve mağazacılıkta yaşanan gelişmeler sonucunda, özellikle 1830’lardan sonra yeni bir tür perakendecilik anlayışı ortaya çıktı. Ucuz ürünlerin yığınla satılıp sürümden kazanç elde edilen, ürünlere sabit bir fiyat konulan ve bu fiyatların etiketlerle gösterildiği bir anlayıştır bu.
1830’lardan sonra İngiltere’nin hemen her büyük şehrinde en az bir çok katlı mağaza açılır olmuştur. Fransa’da da benzer gelişmeler yaşandı. Burada da bu dev mağazaların başlangıç ve gelişim tarihleri hemen hemen aynı olmuştur. Fransa’daki bu mağazalara “magasin de nouveautés” [yenilik mağazaları] denilmiştir. ABD’de de çok katlı mağazacılık 1820’lerde başlamıştır.
Avrupa ve ABD’deki bu mağazalar, yüzlere varabilen çalışan sayıları, yüksek ciroları ve devasa satış mekânlarıyla perakendecilikte bir devrim yapmışlardır. Bu devrimin Türkiye’ye yansıması ise uzun sürmemiştir.
XIX. yüzyılın ikinci yarısından sonra İstanbul başta olmak üzere Osmanlı kentlerinde çok katlı mağazalar hızla çoğalır: “Louvre, Au Lion, Bon Marché, Au Camelia, Bazar Allemand, Carlmann et Blumberg, Orosdi Back, Au Paon, Baker 19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren İstanbul’da orta sınıfın beğenilerini yansıtan belli başlı büyük mağaza ya da bonmarşeler olarak ortaya çıkıyor. Bunlar Paris, Berlin, Viyana gibi Avrupa’nın büyük kentlerinde açılmış büyük mağazaların İstanbul’daki şubeleri”dir. İşte bunlardan biri olan Bon Marché mazağası bu tür mağazalara genel bir isim olan “bonmarşe” tabirinin yerleşme sebebidir. Bu mağazanın İstiklal Caddesi’nde şimdiki Odakule’nin olduğu yerde bulunan İstanbul mağazası dışında İzmir, Bükreş, Floransa, Lyon gibi kentlerde de şubeleri vardır.
Kısacası, artık çoğumuzun hayatında vazgeçilmez bir yeri olan bu mekanların Türkiye’de “bonmarşeden” “çok katlı mağazalar”a, “alışveriş merkezi”nden kısaca “AVM’lere” uzanan kavramsal ve tarihsel dönüşümünün başlangıcı Sanayi Devrimi’ne kadar uzanır.
Kaynaklar:
- Jonathan Glancey, “The History of the Department Store”, http://www.bbc.com/culture/bespoke/story/20150326-a-history-of-the-department-store/index.html
- Michael B. Miller, The Bon Marche: Bourgeois Culture and the Department Store (1869-1920), Princeton, Princeton University Press, 1981.
- Zafer Toprak, “Tüketim Örüntüleri ve Osmanlı Mağazaları,” Cogito, sayı 5, 1995, s. 25-28.
- Erol Üyepazarcı, “Bir Zamanlar İstiklal Caddesi”, http://www.milliyet.com.tr/-magazin-1688542/
Bu sayfayı paylaşabilirsiniz